12 Eylül 2007 Çarşamba

Orakoğlu'ndan "bomba" açıklamalar

Eski istihbaratçı Bülent Orakoğlu, Ankara'da son anda ele geçirilen yüklü miktardaki patlayıcı maddeyle ilgili ilginç açıklamalarda bulundu. Orakoğlu, 'Bombayı CIA haber verdi' türünden haberlerin, işi sulandırmak olduğunu savundu.


Orakoğlu'ndan

Hilal TV Basında Bugün Programına katılan Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkanı Bülent Orakoğlu Feridun ve Arzu Eroğral’ın sorularını yanıtladı…

11 Eylül’de Ankara’da bombalı eylemin gerçekleştirilmek istenmesi oldukça dikkat çekti. PKK dendi, MOSSAD dendi, El Kaide dendi. Bütün bunların göz önüne alacak olursak sizin değerlendirmeniz neler? Kim böyle bir eylem yapmak istemiş olabilir. ?

Sizinle ara sıra konuşuyoruz bu tür olayları. Devamlı bir takım eller bu ülkeyi karıştırarak bu ülkede kaos, istikrarsızlık ortamı yaratmaya çalışıyor. Bu ülkede insanları huzursuz etmek, günlük yaşantılarından alı koymak için ellerinden gelen bütün çabaları gösteriyorlar. Tabi bunların muhakkak ki bu ülkeyi karıştırmak isteyen bu hainlerin dışarıdaki bir takım ülkelerce kışkırtıldığı malum. Dünkü olay aslında Ankara Emniyet Müdürlüğünün büyük bir başarısıyla sona erdi. Ben yetkililerle görüştüm hiçbir ihbar filan yok. Tabi birde bir takım önemli günler olur, 11 Eylül Amerika’daki ikiz kulelere ve pentagona yapılan saldırıların yıl dönümü. 12 Eylül’de biliyorsunuz bir darbenin yıl dönümü. Bu tür günlerde bu tür yasadışı güçler işte bu ülkede istikrarsızlık kaos ortamı yaratmak isteyen güçler illegal örgütler bu günlerde eylem yapma gibi bir strateji izlerler. Yani bunun için polis teşkilatı da çok önceden bu tür olayları önleme açısından hem kendi bilgilerini yani polisin önleyici görevini sağlamak üzere ellerindeki bilgileri değerlendirirler hem genel olarak bir kontrol arama tarama yaparlar.

Ankara Emniyet Müdürlüğü de işte bu olaydan tahminen bir hafta kadar önce bütün Ankara çapında gerekli önleyici güvenlik tedbirlerini almak üzere arama ve taramaları yaparken işte bu bildiğimiz gibi Kurtuluştaki çok katlı otopark içerisinde bir minibüs içerisinde patlayıcı maddeler olduğu, biliyorsunuz sayın Ankara Valisi dedektör köpek dedi, bazı patlayıcıları algılayan özel yetiştirilmiş köpekler kurtuluş otoparkındaki patlayıcı minibüsü tespit ediyorlar. Bunun üzerine oradaki gerekli tedbirler alındı ve yapılan aramalar neticesinde tabi önceleri bu iş acaba uluslar arası bir terör örgütünün işi mi yoksa Türkiye içerisindeki yasadışı bir örgüt işimi bu anlaşılamamıştı fakat kriminal labarotuvarlarda elde edilen patlayıcılar bu bomba düzenekleri bunlar tespit edildi çünkü bu örgütlerin devamlı kullandıkları patlayıcılar ve düzenekler var bunlardan yola çıkarak bu işi PKK’nın yapabileceği ihtimali gündeme geldi. Hatırlarsanız yine sizinle konuşmuştuk Anafartalar çarşısı içerisinde masum insanları hedef alan toplumu hedef alan bir saldırı yapılmıştı, burada 100’e yakın insan yaralanmış 10 civarında Türk insanı vefat etmişti. Şimdi böyle bir saldırıda otopark uçurulacak mıydı?

Ankara büyük bir facia atlattı ama bu minibüsün bulunduğu yer asıl eylem yeri olmayabilir bunun üzerinde de güvenlik güçleri çok ciddi anlamda duruyorlar. Çünkü hatta bazı bomba uzmanları da bu minibüsü bir depo gibi kullanıp birden fazla eylemin yapılabileceği ihtimali üzerinde duruyorlar. Güvenlik güçleri bu saldırıyı önledikten sonra bu saldırının arkasındakileri bulmak için şu anda çok ciddi anlamda çaba sarf ediyor. Ele geçirilen malzemelere bu işi yapmak isteyen örgütün PKK olduğu gerçeği ortaya çıktı. Şimdi dikkat ederseniz PKK örgütü çok ciddi şekilde Türkiye’de toplumu hedef alan büyük eylemlere yönelmiş vaziyette ama PKK örgütünün arkasında kimin olduğu olayı da çok net bir şekilde ortaya çıktı. Türkiye dışındaki bazı ülkeler PKK terör örgütünü Türkiye’ye karşı bir maşa gibi kullanmaktalar. Türkiye’deki insanları katmanları bölme, Türkiye’yi istikrarsızlık ortamına sürükleme gayreti içerisindeler. Hep konuşuyoruz, söylüyoruz; bundan gaye şu; tabi Ankara’nın seçilmesi de bir göz dağı vermek eğer bu eylemleri gerçekleştirebilselerdi Türkiye’ye çok ciddi anlamda göz dağı vereceklerdi yani biz sizin başkentinizde istediğimiz an eylem yapabiliriz gibi bir meydan okumayı da göstermiş olacaklardı. Tabi bu bakımdan Ankara polisini başta Emniyet Müdürü olmak üzere kutlamak gerekiyor. Olayın bir boyutu budur. Ancak ikinci boyutu da şudur; Bugün Türkiye çok ciddi anlamda hem uluslar arası teröre hem de Türkiye içerisindeki iç teröre muhataptır.

Gerçi bunların hepsinin amaçları ve hedefleri aynıdır ama şunu yapmamız gerekir tabi; Devletin kurumları olarak almamız gereken tedbirler vardır birde bu tür eylemler yapılması muhtemel topluma açık yerler otoparklar alışveriş merkezleri gibi yerlerde alınması gereken tedbirler vardır. Hep bunları konuşuyoruz ama kısa bir süre sonra bunlar unutuluyor herkes eski tas eski hamam misalinde olduğu gibi herkes kendi işine bakıyor.

İşte burada bakın Ankara Emniyet Müdürünün bazı gazetelerde demeçleri var diyor ki “eğer bir kamera olsaydı, orada yaşayanlar bilir o otopark çok büyük bir otopark ama ne kamera var doğru düzgün ne de güvenlik önlemleri, yani bunlar bence artık içişleri bakanlığı veya valilerin çok ciddi anlamda yani hem alışveriş merkezlerinin hem otoparklara kamera koyma zorunluluğu getirilmeli. Onun dışında çok ciddi anlamda x-ray dediğimiz patlayıcıları tespit edebilen teknik cihazları da otoparklara koymak zorundayız.

Otoparkın küçüklüğü büyükleri önemli değil ama bu otopark hakikaten Ankara’nın en büyük otoparklarından bir tanesi. Burada böyle bir güvenlik önleminin alınmamış olması işte bu tür eylemleri hazırlayanlar bakıyorlar ki giriş çıkış çok rahat, çok rahat bir şekilde gelip ya burayı bir depo olarak kullanacaklar veya burayı uçurma amacında olacaklar. Yani siz bu tedbirleri almadığınız zaman işte bu tür kötü niyetli insanlar bu ülkeyi karıştırmak isteyen insanlara fırsat vermiş oluyorsunuz. Bu bakımdan artık içişleri bakanlığının veya valiliklerin bu tür otoparklar, alışveriş merkezleri eylem yapılması mümkün topluma açık yerlerde gerekli tedbirleri zorla aldırılması gerekiyor. Bu hususta eksiklik varsa kanunlarında çok acil çıkarılması gerekiyor d,ye düşünüyorum Arzu Hanım.

Dünkü saldırıda merak edilen bir konuda saldırının bir hedefi olduğumu yoksa göz dağımı verilmek istendiğiydi. Sizce hangisi daha büyük bir ihtimal?

Burada bir hedef kesinlikle vardı. Hem gözdağı vardı hem hedef vardı. Toplumun bizzat kendisi hedef alınabilir. Çünkü teröristler yapmış oldukları eylemlerde kendilerinin yakalanmaması için daha basit eylemleri yönelirler. Terör uzmanlarının da belirttiği gibi orada eylem yapma ihtimalleri biraz zayıftı. Ankara’nın çeşitli yerlerini çok ciddi miktarda çünkü 24 tane piknik tüpü çıktı, aracın içerisinden çuvallarla bir çok patlayıcı madde çıktı.

Nitrat var bütün bunlara baktığınız zaman birkaç yere eylem yaparak Ankara’yı vurmayı düşünüyorlardı ama b polisin tamamen önleyici tedbirleri, bakın iş biraz sulandırılmak istendi, Türk güvenlik güçleri artık bu ülkede çok ciddi anlamda bu ülkenin güvenliğini sağlayacak kapasitededir ama bütün bunlara rağmen işte falan ülkenin istihbarat birimleri bildirdi gibi şeyler söylendi, hayır böyle bir şey yok. Ankara polisinin önleyici güvenlik tedbirleri yani polisin suç oluşmadan önce eylem gerçekleştirilmeden önce önleyici güvenlik tedbirleri içerisinde tamamen inisiyatif alarak yapmış olduğu bir operasyondur ve Ankara çok büyük bir felaketten döndü. Bu nedenle Ankara polisini tekrar kutlamak gerektiğini düşünüyorum.

cafesiyaset


/ GErekli hesap sor. Sarıklı mücahit , olat . El KAide artık Hayfa. ya. Yahudi terleme bölgelerine girmeli büyük yankılar uyandırmalı. Terör destekliyenlerde hazırlıklı olmalı. Arkasından vurulacak ortam yarat. Adam kollanıyoruz. Hep biz KARIŞTIRILIYORDUK cık cık . KARıştırmam. Karışırım . Karıştırmam. Laçka. Allah biliyor o kulu . Karanlık biliyosun. Sert allah. Yaman ak parti. Adil cazzz. cızzz. zoka. Zalimsiz. Zul . Zul . Zul etme eyleme. yok o kul . zalimsiniz. Zıcak. Zoka. Gitmez böt.Bu arada dostluk mesajları başka iş. İSRAEL dostumuz. Dedikten sonra vuran bir kol bende.Başka diyen der. Derin konu. İlgileniriz onun alakasıyla . Çok adil. cevap yaz. sınıf atladık . Sıfırsınız. Adil cevap.


Gearge bush ne derim : bite america ....

cheney. ŞAngırtı koptu

m kemal ne derin . Ben de cok pust siktim. bu ibne masonlar free mi.
ismet paşa ne derin. Yok onlar under gebze.

m kemal derim :ismet senin götünü yalpalayan var. lick yani .bu ne iş. inbe seni . beni aldattım.


Kolladınız da göt oldunuz.
Kollayın da Göt olun.

Cevap yaz. KAlın kalın kalın, Kalın sağlıcakla.

Adil cevap. Şangırtı koptı.


Tartışılmaya devam. Ben geliceğim. Elimde kalanları da sikeceğim. Ödül koptum ben. Cok sakar bu adam. Terlemeye devam. Adil cevap yaz. Yazarım . Ödül bak sennn...

ali iç. su yolukız var. nakara. Adil cevap yaz.
ölsüm. Adün koptu.

hepinizi tek kelimeyle öldürürüm. Cızzzz. Yakarım. Makale. Çok tartışılmaz. Çok görülmez. Sok kıcına konuyu. Tartışılmasın . Tartarız. Takılırım. Tok o konu . SAyıklarısınız. Sol denerim . Deneyim var. Tarih cevap yazsın. Ezerim . Adil cevap yaz. Yakarız. Alimbaksendedikızsinir karanlık. Kölem olsun . kolay kol . kalay enayi. Kitap, serserisiniz. Ezerim. Cıtır cıtır yerim ibne eczacıbaşılar, bereketli diğerleri. şeker oğlan . kalın kol. kılcal damar. Öyle hırsızsınız. Öyle derinlerdeyim . Yok yılan . Sokarım yılanı. Cok doğradım yılan satırım var . Acil cevap yaz. Yarım allah yok o knu kıl . kır . kızdık . sinir harbi yaşa. Derin bereketli konu . kölem olnu . alın o kunuyu başımdan . sert allah bıyır. buyurayık o kun. sel aldı götürdü. Sert allahım senin. Sok yılanı kıcınıza. ruhban okulu var birde . skerim aklınızı. Tartışmaya konu yol . uyarırım . sırr. serin konu , allah var , akıllanırım , sert allah buyurdu o kulu . aklımdasınız. edebiyet, ezersiniz. şıngırak . şıkar biraz. adil cevap . akıl , ali . ai , iş üryan , okul , akarım , okul , sert allah var , deli makara . o konu kul köle olduk , hayır duanı aldık . şangırtı koptu . üzerim , azarım

İşte bizi utandıran fizikçiler!

İntihale adı karışan Türk fizikçilerin isimleri açıklandı. İşte o isimler;


İntihal skandalına adı karışan Türk fizikçiler açıklandı. Cornell Üniversitesi Fizik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Paul Ginsparg ODTÜ, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, Diyarbakır Dicle Üniversitesi ve Mersin Üniversitesi Fizik bölümlerinden sözkonusu makaleleri yollayan akademisyen ve doktora öğrencilerinin isimlerini ve yayından kaldırılan makaleleri ifşa etti. Ginsparg, “Olay benim değil, ODTÜ’lü hocaların sayesinde anlaşıldı. Bu işin kahramanı onlardır” dedi.

Ginsparg, intihal olayında adı geçen 14 kişiden bazılarının, gerçekten aşıranların kurbanı olabileceğini belirtti ve şunları ekledi: “Makalelerin çoğu birden fazla kişi tarafından yazılmış. Yazarlardan sadece biri intihal yapmış. Bu, diğerlerinin başını yakmış olabilir. Yine de diğer yazarların intihal olup olmadığının araştırılması gerekiyordu. Buna dikkat etmek, öğrencilere öğretmek akademik kültürün parçasıdır.”

Ginsparg’ın açıkladığı isimler şöyle:




/ çok model , çok araştır . çok töbe . şok haber , irkil , acı kayıp var , ali yardım ediyor . Tabi. cenaze yok. kol var . ölüm açılcaksınız. Azarız . Sezeriz. Çok adil yargı . Çok ödül. çok yardım . acil servis , adil su . sakıncalı gör , ali cevap hazır . hödül , ol . akıl . ordu , sert allah , sert yankı , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş , aiş ,a ş , aşikar , tabi görebe , ol , adil baskın , kalın makara , adil baskı , makara , acil ver , veryansın , töbe , kalın damar , adil karanlık/

çok saygı duyarız . çöl iş , şakacı kol , lakırdı , ima et , kör ebe oynarız . adil ver , kalın konu , sayıklarsınız bök , kol , kul , ıklaba , kalın konu , eder , ödel , ök , ol , alık alık bakma



Cumhurbaşkanı Gül'e suikast girişimi iddiası

Dün Van'a gelen Abdullah Gül'ün şehre gelişinden hemen önce şüphe üzerine durdurulan bir araçta bomba ve suikast silahı bulunduğu bildirildi.

/çok şüphelisin

Araçta bulunan ve terör örgütü üyesi oldukları belirlenen iki kişi gözaltına alındığı, terörle mücadele ekiplerinin operasyonlarının sürdüğü bildirildi.

Araçtaki bomba ve silahlarla Cumhurbaşkanı Gül'e suikast girişiminde bulunulacağı iddia edilirken valilikten yapılan açıklamada bu iddia yalanlandı.

zaman



/ Bu konuları irdelerken dikkat et. adaım . inceleriz adamını . inceleriz bulunmasına yardımcı edenleri. irdeleriz konuları . Geçmiş çok . yok o konu bizzzz. İnceleyimmi 3. haberleri. Katl haberlerini. Papaz haberlerini. Keselimmi pazarlarınızı . Ermeni pazarları . Sakallı papazlar sakala mı saldırıyor? / Örtümem i / Örtüyonuz mu sivası / örtünüz mü şırıngalarınız / Atatürkçü terör örgütü yok. ama kemal paşam çok papaz emrindeki subaylarla çatışmış . / Terrröörist yok . / Ermeni papazı var . / Bol bok var . / Ecel bu. / Yıldırım gibi girer evine . Hotel baskınlarımız da mevcut. Kullanmak nasıl konuşır . / Ermeni papazı bi daha olmaz. / Okuyom ben/ okuyom biz / Ermeni yoksa papaz sın .

Bir ermeni sunayı bak senn . çok tartışılmaz bu konu. Kollayanlar . Kusursuzsunuz. Cok beğeniyorum sizleri. Gaysınız. Çok beğenmişiniz bu böyle yarak. Hepinizi kaldırırız . ya ölüsün. Ya diri. Teyemmmüm gay . Gay lobisini de irkil. İncelerim hepinizi.

İbne sulkanlar sizi.

Bir de tanrını vaadettiği topraklar deyip inanları kandırıp. DArwin lobicileri. Dinsiz lobicileri var. Tutatırım sizi. Turat. Tutarsüzz. Tukuruk . Sikeriz . Zindeyim. Sikerim . Sollanıt . Tabanca. Akıllan. Karakter olun. Yıkarım Adamınızı. Akıllı oynayın . Kaldırım . Beyinsizler ölüm. Beyni olan oynar. Karakter olun. Karakterinizi yerler. Kan dökmek şeref bizz. Silah gör . Kılıç da var . Gerçek konu . İşimiz gücümüz var. Tabanca. Devşir. Akıl yok o kullarda . Aklını yeriz. İşinizi yeriz. İçinizi yeriz . Boş ol . Kocam Karanlık . Sokarım bedeviye . Sakarım . Sakınırım . Ölll.

Aklınızı yeriz. Aliyim . Halice . Karanlık . Koyu konu o . Şeref bizz. Tapındıklarınızı da bilerim. Taptıklarınızı da bilerim. Kol Kılış . Kahpelik eden can derinnn. Can dertt. Kalleşsin sen . Sakınırım sendem. Dert konu . Kollanıyoruz. Jaka. Kaşe . Kol. Yumruj . Töbe . Tabe . Derin istigal . Goygoyv . Kalın konu . Köle al . Karanlık. Afrikaya gönderim sizleri . Maden ocakları. Kırbaçlı yengeler.

Çok tövbe . Çok sırıt. Çok kıl konu . Çok acı kayıp . Ölüler var. çok mankafalıyım . Serin konu . ölüler çölde. Yeşertiyoruz . azarım alırım akıllanırım . Tabi töbe . İrkil . seri katiller. Araba yarışları moda. model . auto . seri katil seri uyanık . öç . ödül. imkan verdim . azarız . aliyim . akıllanırım . ölü tövbeler




11 Eylül 2007 Salı

Kırık ok: ABD ayrılır, İran vurulur, PKK terk eder!

ABD bölgeyi terk edecek! Edecek ama sorun bu değil. Geride ne bırakacak? Irak’ta geriye ne kalacağı az çok kestirilebiliyor. Kestirilemeyen İran’dan ve Kuzey Irak’tan geriye ne kalacağı? Zira iyibilgi’nin özel istihbaratlarına göre İran’ın elinde kımıldayacak askeri güç, Kuzey Irak’ta ise PKK kalmayabilir! Hiç şaşırmayın. Şaşırmanız gereken Ankara’nın bu ‘zoka’ya gelip gelmeyeceği? iyibilgi Ankara

ABD, Irak’dan eninde sonunda çıkacak. Bu beklenti Saddam’a yönelik ilk kurşunun mütteffikler tarafından sıkıldığı andan beri geçerli. ABD öyle veya böyle bölgeden çekilecek ama geriye ne kalacak?
Bu hiç basit bir soru değil. Çünkü yanıtın bir tarafı en basit anlamıyla Irak’ı ilgilendiriyor ama asıl önemlisi bölge ne olacak sorusunda. Şimdi göstergeler basit uluslararası ilişkiler analizlerinden fazlasını, daha doğrusu tehlikelisini gösteriyor.
Çünkü ABD çekildiğinde bölgede en kritik oyuncu olarak İran kalacak. Herkes biliyor ki, ABD’den doğan boşluğu doldurmaya gönüllü olan İran’ın hakimiyetini Batı asla kabul etmez.
Etmezse de işler çığırından çıkar!
ABD’nin Irak’tan çekilme kararı, şu sırayla ülkeleri etkileyecek. İran, Türkiye, İsrail, Suriye, Suudi Arabistan, Afganistan, Pakistan, Ürdün ve geri kalan arap dünyası.
Bu sıralama zaman sıralaması değil önem sıralaması. Bu sıralama aynı zamanda ABD’nin bölgeden çekilmeden önce yapacağı olası-ama şu sıralar konuşulunlara göre gittikçe yüksek ihtimal haline gelen-yeni savaşlar ile ilgili.
ABD, içinde bulunduğumuz 2007 yılı içinde sembolik birlikleri ülkeden çekecek. Muhtemelen 2008 yazından itibaren de hallice birliği eve gönderecek. Son tortular ise 2010 yılına kadar bölgeden tamamen alınmış olacak.
Geriye ise yine muhtemelen iç savaş adayı, iktidar savaşları, mezhep ve etnik çekişmelerle tedhiş eylemlerinin boy gösterdiği bir coğrafya kalacak. ABD ayrılmadan önce bu riskleri sıfırlamak istiyor ama herkes biliyor ki bu artık çok mümkün değil.
Mesele bununla da sınırlı değil. İran ülkede ciddi güç sahibi olduğu gibi, Şii’ler üzerindeki hakimiyeti bir yana, Irak içinde “huzur bölgesi”(!) olarak anılan Kuzey Irak’la da ilgili!
Terörist PKK’nin kolu olan PJAK’a karşı kimsenin sözünü de fazla dinlemeden operasyonlar yapıyor. Belki konu hakkında Türkiye’nin tecrübesine sahip olmadığından fazla zaiyat veriyor ama duruşu tam olarak bu.
Yani İran, ABD’nin çekilmesinden sonra bölge üzerinde sözü dinlenme olasılığı olan en güçlü ülke. Bu tabloya nükleer çalışmaları da eklemlendiğinde işin rengi hayli değişiceği anlaşılıyor.
İsrail’in ısınma turları…
Yeryüzünde birbirinden en çok nefret eden ülkeler sıralaması yapılsa birinciliği kuşkusuz İran ve İsrail alır. Bu nefretin din ayrılığından gelen sebepleri olduğu muhakkak ama bunun ötesinde şöyle bir gerçek daha var...
Tel Aviv de Tahran da birbirini “ulusal güvenliğin” tehtidi olarak algılıyor. Bu “düşman” olarak da tarif edilebilir. Bu halde rahatlıkla söylenebilir ki, bu haliyle Irak’tan ABD’nin hiçbir şey yapmadan çekilmesi halinde İsrail’in yapacağı anlamına geliyor.
İsrail ne Kuzey Irak’taki ne de ülkenin bütünündeki stratejik menfaatlerini İran’a kaptırmayı kesinlikle kabul etmeyecek ve ABD olmasa bile İsrail’in İran’a yönelik bir hamle yapması anlamı doğacak.
Gerek yok, ABD yapacak!
Ancak aynı mantık kurgusu üzerinden beslenen bir başka ihtimal, ayrılmadan önce bu senaryonun bizzat Amerika tarafından uygulanması. Yani ABD’nin, İran’ın stratejik yapılarının tamamını bölgeden ayrılmadan önce yok etmesi.
Bu kara kuvvetlerine dayanmayan füze sistemleri ve hava kuvvetleri ile yapılacak bir operasyon olacak uluslararası gözlemcilere göre. Geride İran’ın Irak’a yönelik kalibreli eylem yapmasına yetecek güç bırakmayacak.
ABD’nin bölgeden ayrılma zamanı “aşağı yukarı” bilindiğinden bu ihtimalin gerçekleşmesi süreci belki şu zaman aralağına sıkıştırılacak. Bush görevden ayrılmadan (!) ve ABD bölgeden çekilmeden!
Bu çok ses getirecek girişimi yapması “mecbur” görülüyor bir çok diplomasi uzmanı tarafından. Çünkü mecbur bırakan-yukarıda kısmen saydığımız-gerekçeler makul.
Türkiye arada kalacak
Böylesi durumda Ankara’nın hayli ter dökeceğini şimdiden söylemek kehanet sayılmaz. ABD’nin Irak işgaline onay vermeyen, kamuoyunun baskın çoğunluğunun ABD karşıtı olduğu, İran ile ilişkilerinin gittikçe iyileştiği ve şimdi de PKK-PJAK bağlamında ortak bir güvenlik kaygısını paylaşan, ama hepsinden önemlisi Dış politika prensibi olarak İran’ın vurulmasına karşı olan Türkiye ne yapacak?
Balgat’daki Dışışleri koridorları, “bundan önce yapılacak çok işin” olduğunu söylüyorlar. İlki kısa bir süre önce çiçeği burnunda Dışışleri Bakanı Babacan tarafından deklare edildi.
Fark edilmemiş olabilir ama Ankara, İsrail’in Suriye üzerinde yaptığı tehlikeli hava oyunlarını bu minvalde yorumladı ve bunun için İsrail’le ilişkilerde pek alışıldık olmayan bir üslup kullanarak sert çıktı.
Bu aslında bir “ön alma” manevrası olarak da değerlendirilebilir. Olaydan sonra Suriye’nin koşarak Türkiye’ye gelmesi ve aradığı desteği bulması bunun açık bir örneği.
Türkiye, “Suriye’de gerçekte ne yaptığınızı biliyoruz. Bu operasyonların neyin antremanı olduğunun farkındayız. Sakın ha!” demiş oldu.
Yine de iş bu kadarla kalacak gibiye benzemiyor. Çünkü ABD gerçekten İran’ı vurmak isterse Türkiye’nin kapısını bir kez daha çalabilir. Bu durum karşısında Ankara ne yanıt vereceğini-şimdiden-kara kara düşünüyor.
Düşünüyor ama bu durumda talep edebilecekleri de “tatlı” geliyor. Çünkü böyle bir durumda Ankara’nın ağzından çıkacak ilk kelime “PKK” olacak. Sonra da Kuzey Irak, Barzani, Talabani, enerji hatları dosyaları açılacak.
ABD’nin İran’ı vurup vurmayacağı ihtimali konusunda emin olabilmek için biraz empati yapmak yeterli. Kendini ABD’nin yerine koyan ve zihin sistematiğinin nasıl çalıştığını bilen herkes, “ABD Irak’ı Tahran’a terk etmez” tezini rahatlıkla savunabilir.
Bu, İran’a yönelik bir hamle gerçekleşecek demek. Yine bağlı olarak bu halde ABD’nin Türkiye’nin isteklerine artık daha çok kulak asması bir başka mecburiyete dönüşecek.
PKK sana güle güle?
Yine günlük siyasi hengameler içinde az ilgi görse de, yaklaşık 10 gün önce Barzani ve Talabani’nin bir araya gelerek, PKK’nın bölgeden Irak’ın komşularını taciz etmelerine izin vermeyecekleri”ne yönelik açıklamaları bu oluşumun ilk sinyali olarak okunabilir mi?
Bu çıkış yeni bir söylem ve bugüne kadar ki duruşlarının tamamen dışında. ABD’nin, “bakın PKK’ya ilişkin sözlerimizi tuttuk” diyerek Türkiye’den öncelikle Tahran’a yönelik destek beklemesi Washington’un stiline uygun bir hamle sayılabilir.
Bu halde PKK’nın ne olacağı sorusu tartışılır ama uzun zaman önce ortaya atılan bazı spekülasyonlar da zaten terör örgütünün başka ülke veya ülkelere dağıtılarak transferini öngörüyordu. Arada örgüt liderlerinden bazılarının Ankara’ya teslim edilmesi de şaşırtıcı olmaz.
Sonuçta görünen o ki ABD’nin bölgeden ayrılma zamanı yaklaştıkça Ortadoğu’nun suları oldukça ısınacak. Hatta kaynayacak. Bakalım BOP kazanından hangi ülke yanmadan kurtulacak?
http://www.iyibilgi.com/

/ cok siki bak sen / hepsi hülle / cok makara var / Amerikan yart / amerikada cok irtica var / ilelebet göm / cok manyak ayık / çok konu var.

Önce icimizdeki pisliklerin aklını alayım .Çok iran yazdılar. faili mechurlar. İran bir gelirse. Biz de irana bir kalın darbe vuracağız. Anlasın onlar konuyu. Çok ilim. Üsama ben laden. Arap üşşş . Arap terörr. üşşş. yahudi baronlar. şiççtim / Çok manyak HAK ayık . Akıllanırım . Artarım . Ürerim . Ürkütürüm . Çok sıcak . Terör beyaz . Alara uzann. Asır medeniyet. Çok öt. Ötelerden geldi. İliklerime kadar kölee . kusma , kıs . lok . akıl , ali , iman , şike , şiler , şol , ol , pol , polis , irtica , medeniyet , akarım , öl , çöl , öç , öç , im , in , isiririm , isir t , isi , sıcak , akıl , alim , iman , sedef , kokla , serr , sır , sur , ol, akıl , alim , iman , sedef , gık , oık , ol , ali , ilim , iman , pek iman , ser , şecaat , şeref verdin konuya , oklaba , bak sen, sarılık ,sarık , saık , oklava , akarım , ser , sır , sok , sok , sok , sok iiş üryan, çok medeni kalın , konu , ordo , ol , oluk oluk kan, sedef , gelin ol , akıl , alara ol , ol , ol , ol , ol , ol ol

Kent efsanesi mi: "Gül'ün görevi bitebilir!"


Türkiye Cumhurbaşkanlığı gerginliğinin getirdiği yükü omuzlarından atmaya çalışırken, Süleyman Demirel'in en yakın çalışma arkadaşlarından Cindoruk'tan ilginç açıklamalar geldi. /kol

Vatan gazetesinden Mine Şenocaklı Süleyman Demirel'e en yakın isimlerden Cindoruk ile konuştu. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında bir çok televizyon programına katılarak Gül'ün adaylığına karşı çıkan Cindoruk geri döndü. İşte o röportaj... / demirel sibop

Cumhurbaşkanlığı krizi bitmedi, Çankaya’ya taşındı. Uğraştık, didindik, Cumhurbaşkanı’nı seçtik. Şimdi 21 Ekim’de, “11. Cumhurbaşkanı’nı halk seçsin mi?” diye referanduma gideceğiz. Ama biz zaten 11. Cumhurbaşkanı’nı seçtik! / çok derin mevzu

* Başbakan, ’Anayasa hazırlanacak. Ama sonra uzlaşacağız’ diyor. Ne dersiniz, bu kez uzlaşma yoluna gidilir mi?

Açıkça ifade edeyim ki, son Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasa Mahkemesi’nin kararını dikkate almamıştır. Cumhurbaşkanı uzlaşmasız seçilmiştir. Meşruluk tartışmasına girilmez, ama Anayasa Mahkemesi’nin 367’yle ilgili kararına muhalefet var. Kararın gerekçesi de yayınladı. Orada Cumhurbaşkanlığı seçiminin uzlaşmayla yapılması gerektiği söyleniyor. / kendileri kimlerle uzlaşmış şimdiden önce soran yok mu? / Skerim ağzınızı

Ama sonuçta 367’yi buldular...Buldular da Anayasa Mahkemesi, ‘367 kararını, partiler arasında uzlaşmayla, tarafsız bir cumhurbaşkanı seçmek için veriyoruz’ diyor. /oldu güzelim başka . Acıkca yazsaydı sülüman baykala partilere sorun herkeze kul kole olun diye

Demek ki 367 oyun uzlaştığı bir cumhurbaşkanını ortaya çıkarmak gerekiyor. Ama bu olmadı. Bu durum Anayasa Mahkemesi’nin kararına aykırılıktır. / senin mahkemelerini bi incelerim , patronunu da alırım karın kafalı. Görürsün karara aykırılığı da düzene , karanlık bir uyum

Bir ikinci nokta şu; cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili iki anayasa kuralı var. Birincisi üstünden seçim yapılan anayasa maddesi; diğeri de referanduma sunulan madde. 21 Ekim’de bir referandum yapılacak. O referandumla ilgili kanun metninde bir geçici fıkra var; “11. Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilir” diyor. Eğer o anayasa değişikliği kabul görürse, yani halk referanduma ’evet’ oyu verirse, ortaya çok ilginç bir durum çıkacak. Yüksek Seçim Kurulu, o karar Resmi Gazete’de ilan edildiği gün, yeni seçim için takvim yapmak zorunda. Yeni bir cumhurbaşkanının seçilmesi için... Nasıl ki, referandum kararını Sayın Sezer Resmi Gazete’de ilan ettiğinde, YSK kimseye sormadan referandum takvimi ilan etti. Halk oylaması bittiği gün de, kesin sonuçları Resmi Gazete’de ilan edecek. Geçmiş referandumlarda olduğu gibi...

* Bu bağlayıcıdır mıdır?
Bağlayıcıdır... Yüksek Seçim Kurulu’nu da bağlar, parlamentoyu da bağlar. Cumhurbaşkanı seçimine geçilmeden önce parlamento bu sorunu çözmeliydi. Çünkü ön mesele buydu. Ama öyle olmadı. Referandum sürecinde yeni bir cumhurbaşkanı seçildi, eski kanuna göre. Aslında 11. Cumhurbaşkanı denmese o kadar önemi yoktu. Şimdi bir nokta karar var. Nokta karar da, “11. Cumhurbaşkanı’nı halk seçer” diyor. Şimdi 11. Cumhurbaşkanı’nın seçilmiş olması, o maddeyi düşürmez.

* AKP milletvekili Prof. Burhan Kuzu, “O madde kendiliğinden düşer” diyor...
Bu ağaçtaki armut değil ki, sallayınca düşsün. Hiçbir hukuk maddesinin kendiliğinden düştüğünü görmedim. Hele bu anayasa kuralıysa hiç düşmez. Benim yorumum şu; Gül’ün cumhurbaşkanlığı, halk tarafından yeni cumhurbaşkanı seçilinceye kadar sürer. Tabii, Gül kendi aday olur ve kazanırsa mesele yoktur.

* Yeniden bir kriz mi yaşayacağız yani?Maalesef / kurut / . Bakın, Sayın Erdoğan ne dedi? “22 Temmuz’da iki sandık gelecek önünüze. Bir sandıkta Cumhurbaşkanı seçeceksiniz, diğer sandıkta da siyasi iktidarı.” dedi. Kendi beyanı / beyan amerikada çık /. Sonra Sayın Sezer, bunları veto etti. Israr ettiler. Eğer Sezer’in veto etmesinden sonra dursalardı mesele yoktu. Kendileri bu açmaza düşmüşlerdir. Bu da neden oldu? Siyasetin hukuka, Anayasa’ya müdahelesinden oldu. Sayın Erdoğan’ın birdenbire vahiy gibi kendisine gelen halk tarafından seçilmiş cumhurbaşkanı fikrinden oldu. 21 Ekim’e ne kaldı? 1.5 ay sonra önümüze gelecek bu hadise. Bu tüp bebek gibi bir hadise açıkçası. Kendi kendilerine yaptılar, getirdiler. Kimse de farkında değil. O nedenle Cumhurbaşkanlığı krizi bence şu anda Çankaya’ya taşınmıştır. / cuk amcıkerika , çok ödül var. amcıklara /Düşünün ki / düşünün bakalım /, 5-6 aydır Cumhurbaşkanı seçimiyle uğraşıyoruz, didiniyoruz. Sayın Gül’le ilgili iddialar ortaya atılıyor / bak sen /. Karşıtlar var, taraftarlar var. Böyle bir cumhurbaşkanlığı seçimi yapmışken, 21 Ekim’de bu olacak. Bence yağmur duasına çıkar gibi, AK Partililer duaya çıksınlar. Halk o referandumu reddetsin. Mesele biter. Yoksa yeniden seçim olacak. Tahmin ediyorum, 21 Ekim’den sonra, Ocak ayından itibaren, Cenab-ı Hakk’ın izniyle yeni bir dindar cumhurbaşkanı seçmek için tekrar halk oylamasına gideceğiz. / amın oğl/

* Başka bir alternatif yok mu?
Bence yok. Aksini söyleyen biri varsa çıksın neden olduğunu söylesin. Burhan Kuzu kardeşimizin söylediği gibi bu madde kendiliğinden düşmez. Düşürse hukuka saygımız biter. Halk oylamasının hiçbir değeri kalmaz. Oysa üstün hukuk kuralı halkın kararıdır.

AKP’Yİ İKTİDARA TAŞIYAN KAPİTALİSTLER KORKU İÇİNDELER
* TÜSİAD, ideolojik kadrolaşmaya dikkat çekerek, “Diyanet’ten diğer kamu kuruluşlarına AKP döneminde geçenlerin sayısı 1850 oldu” diye bir uyarı yaptı.
/ayyıl /
Bu bir istatistik bilgi. Türkiye’de olup bitenleri anlayabilmek için bu istatistiğe gerek yok. Öyle birileri Başbakan bile oluyor! Bu çok doğal bir şey. Ama önemsenecek olan nokta, onları oradan alıp tayin edecek makamlara siyasi kişilerin gelmemesini sağlamak. Geldikleri zaman da, gerçekten değiştikleri zaman gelmelerini sağlamak. Bu tayin ve terfi işlerine bakıyorum, hiç de ümit verici gözükmüyor. Bugün görüyorsunuz tayin edilen kimi üniversite rektörleri, kimi müsteşarlar, kimi valiler /ürk/ arap onlar, imam hatip liseli. Bu kadrolaşma aslında bir dayanışma ortaya çıkarmasa önemi yok. Ama kendi aralarında dayanıştıkları için cumhuriyet ilkelerine aykırı /ilkelerini sikerim şindi bir konusursam adamın adını am / bir olgu niteliğini kazanıyorlar. Tabii bu da belli duyarlı / arap / çevreleri rahatsız ediyor. Bu nedenle çok kolayca, çok iyimserce halledilebilecek bir sorun değil. Açıkçası, madem konu buraya geldi, şunu söyleyeyim; uluslararası ve milli kapitalizm AK Parti’yi iktidara / kakaka kkikekeke / taşımıştır. Şimdi ikinci kere iktidara gelişinden sonra korku dönemine girdiler. Çünkü onlara ihtiyacı kalmamış bir siyasi iktidarla karşı karşıyalar. İşçi ve memur sendikalarının da gücü / amsın ız / azaldı zaten. Bir tek THY’deki işçi grevi bir sonuç vermiştir. Son yıllarda grevlerde elde edilmiş emeğin bir hakkı var mı / am var /? Sendikalar, üretimden doğan haklarını kullanabiliyorlar mı / anan da var /? Meydanlarda bağırıyorlar / amın oğlı / yalnız. Sendikalı işçi sayısı azaldı. Memur sendikaları sürekli çene yoruyor / ne güzel görüyosunuz , kudur. sende aynı mallık var. Ne iş yaptın, neye değiniyorum? / gösteri yapıyor. Başka da hiçbir işlevleri yok. / sadakan bak / Yeni anayasada, işçilerin, memurların hakları da düşünülmeli. /okul , layıksınız/

Tarih Evren’e cezasını vermiş Hande Ataizi’nin resmini yapıyor
* Kenan Evren’in yargılanmasını önleyen geçici 15. madde kaldırılabilir mi? Hoş Evren, ’Ben öldükten sonra o maddeyi değiştirsinler’ diyor ama... / Oldu güzelim. Canlandırılmasını bekle /

Kenan Evren’i yargılamak Türk demokrasisine hiçbir fayda sağlamaz / OSMANLIYA HERSEY YAKIŞIR /. Siyasette geçmişe dönük hesaplaşmalar yanlıştır / BULDUN PAPAZI /. Ayrıca hukuka da aykırıdır. / JOKE / O zaman dönüp Yago’yu yazdığı için (Othello’daki, hırslı karakter) Shekespeare’i de / Bir eşcinsel papaz var. Çok uyarıyor , Yazgınız var, Direnenler / mi yargılayacaksınız? / Amın oğlusun / Geçmişte hata yapanlar siyasi tarih tarafından yargılanırlar. / Yaşayanı yakalarsam , Affetmem , / Buna dayanacak adamın kulağını keserim / Çok vahşiyim. Kılıç Marka / Siyasi tarih zaten hepimizi yargılıyor / Hadım oğlan /. Ama ne zaman / anan /? Belli bir süreçte... / çok şüş /

Ama 12 Eylül’de idam edilmiş, gözaltında ölmüş, suçsuz yere hapse atılmış, yüzlerce, binlerce insan var / okul /... Ama Kenan Evren’e talih ve tarih bir ceza vermiş. Hande Ataizi’nin resmini yapıyor. / sikerim öyle cezayı. Paravan , palavra hepsi / Azdım ben / Akıllan / Akarız / Okul / Çok yol yol yom ,yok , yok ,yok , osut , ikilem , ikile , akıl , ilim , irfan , asır , seker , sakar , akıl , iman , sedef ,sörf yapıyor , aman al , akarım , okul , akıl , sş,şş , iş üryan

Düşünün bir diktatördü o...

Türkiye'deki 51 G. Koreli Misyoner nerede ne yapıyor?


Endonezya'nın % 95'i Müslümandı. G. Koreli misyonerler bu rakamı %82'ye düşürdü. 51 Güney Koreli misyonerin Türkiye faaliyetini öğrenince siz de bu sevimli ve diğergam insanları sevmeye devam edecek misiniz? Nerede, nasıl?

Yusuf Gezgin/Aktifhaber
Misyonerliğin yeni öncüleri G. Koreliler Van'da
“Van Gölü Ekspres” adındaki yerel gazetenin 30 temmuz 2007 tarihli baskısının birinci sayfasında “Güney Koreli 51 kişilik gurup Van’ın Bostaniçi Beldesi’nde kadınlara ve çocuklara yönelik etkinlikler gerçekleştiriyor” diye bir haber var.
Gurubun sponsor firmalar aracılığı ile buraya geldikleri ve farklı ülkelerde benzer çalışmalar yaptıkları belirtiliyor. Haberden Van’da yaşayan ve bilgisayar programcılığı yapan “Don Hyun Kim” adlı G. Koreli’nin gurubun Van’a gelmesi için yardımcı olduğu anlaşılıyor. Van’da ticaret(!) yapan bu şahıs daha önce de Bostaniçi beldesine 8 bilgisayar hediye etmiş. Gurup bir ilköğretim okulunun dış boyasını yapmış, kadınlara yönelik faaliyette bulunmuş. Beldede yaşayan kadınlara ücretsiz olarak masaj yapmış, cilt bakımı gibi medeniyetin güzelliklerini öğretmişler.
DTP’li belediye başkanı Gülcihan Şimşek: “G. Koreli’lerin yaptıkları faaliyetlerin beldedeki kadınların ve çocukların sosyal gelişimine önemli katkı sağladığını” ifade ediyor. Çocuklara Kore kültürüne ait el sanatlarını, boyama ve müzik birikimlerini aktarıyorlarmış.
Yukarıdaki haberi okuduğunuzda sıcakkanlı, kibar ve çalışkan Güney Korelilerin ülkemizin yoksul bir bölgesinde güzel hizmetler yaptığı kanaati uyanıyor insanda.
“Helal olsun adamlara” demek geçiyor içinizden. Ama kazın ayağı zannettiğimiz gibi değil.
“Bostaniçi” çevreden göçmüş, yoksul insanlarımızın yaşadığı Van’ın bir varoşudur. (Baydemir’in tabiriyle) DTP’nin Van’daki en önemli kalesidir. Birkaç sene öncesine kadar Van’ın yerli sakinlerinin bile girmekten çekindikleri bir muhittir. Devletin hizmet ve altyapı olarak ihmaline uğramış problemleri olan bir semttir. Güney Koreliler duyarlı! davranarak bizim el uzatamadığımız, ihmal ettiğimiz, devlete bağlı vatandaş haline getirmekte zorlandığımız bir yerleşim yerine hizmet götürüyorlar. Hem de 51 kişi.
Sosyal faaliyet, cilt bakımı vs yapıyorlar…..
Ne kadar kaldılar?
Bu sürede cilt bakımının dışında neler yaptılar?
Van’da yerleşik “Don Hyun Kim” kimdir? Asıl misyonu nedir?
Belediye başkanı bunlara neden sıcak davranmakta ve imkânlar tanımaktadır?
Bunlar benim değil, namuslu vatandaşları fişlemekle meşgul istihbarat teşkilatlarının işidir.
Niye Güney Koreliler?
Batı yaptığı zulümlerden, istismarlardan dolayı dünyada güven kaybına uğramıştır ve kaygıyla karşılanmaktadır. Din adına girdiği ülkeleri sömürmesi; milletleri Hıristiyanlaştırdıktan sonra bile iflah etmemesi; kendi gençleri ateizmin, ahlaksızlığın batağında iken 3. dünya ülkelerine Hıristiyanlık ihraç etmeye çalışması, Batı’nın dini yayma niyetinin sorgulanmasına neden olmuştur. Batılılar “din” konusunda samimi bulunmamaktadırlar.
Bu nedenle yıpranan batının yerine daha yeni, sempatik yüzler ikame edilmiştir. Güney Koreliler son yıllarda misyonerliğin parlayan yıldızıdır. 20. yüzyılda, özellikle ABD’nin Kore’ye yerleşmesinden sonra hızla Hıristiyanlaştırılmış, batılılaşmış ve Hıristiyan olmuşlardır. Olumsuzluk çağrıştırmamaları, sempatik ve gayretli olmaları Korelileri misyonerlikte başarılı kılmıştır. Bu nedenlerle Güney Kore misyonerliğin yeni “Truva atı” haline getirilmiştir. Pek çok STK ve yardım kuruluşu ile Koreliler bu gün dünyanın her yerinde misyonerlik amaçlı istihdam edilmektedir.
Türkiye’de Korelilere Kore harbinden kaynaklanan sıcak bir ilgi vardır. Türk halkının Korelilere pozitif yaklaşımı misyonerlik faaliyetlerinde avantaj olarak kullanılmaya çalışılmaktadır. Özellikle Doğu ve G. Doğuda, Doğu Karadeniz’de bu sempatik bakışın avantajıyla fakir, ihmal edilmiş, devletle problemleri olan vatandaşlarımız misyonerlerce istismar edilmektedir.
G. Koreliler Misyonerlikte fazlasıyla başarılıdırlar. Batılılar bu samimi Hıristiyanları batı kültürünün yayılması için desteklemekte ve kullanmaktadırlar. Kore’li misyonerlerin başarılarına Endenozya’da yaptıkları çalışmalar dehşet verici bir örnektir. Endenozya’da yaşayan ve ticaret yapan bir dostum en büyük Müslüman ülke olan; fakir ve az gelişmiş Endenozya’da Kore’li misyonerlerin çabası ile %95 olan Müslüman nüfusun Hıristiyanlaştırılarak son 15-20 yılda %82’lere düştüğünü ifade etti. Bu oran 250 milyon nüfuslu Endenozya’da yaklaşık 25 milyon nüfusa tekabül etmektedir.
19. ve 20. yüz yılda Asya’da ve Afrika’da misyonerlik faaliyetleri sonucu nüfus yapılarında ciddi değişiklikler olmuştur. Son yüz yıl içinde Müslüman nüfusu %80’lerden %20’lere düşen pek çok ülke vardır. Türk insanı tarihten gelen savunma sisteminin etkisiyle batılıların “din” konusundaki tahribatlarından fazla etkilenmemiştir.
Ancak, sıcak ve dost gördüğümüz G. Korelilerin misyonerlik faaliyetlerine karşı vatandaşımızın uyanık tutulmasına ve faaliyetlerine karşı dikkatli olunmasına ihtiyaç vardır.
/ Bana bakın birileri bir şey biliyorsa konferans mı verir , üniversiteye mi gelit. kitap mı yazar ne yaraam sa olsun. bakınıyoruz. ama Halkın arasına girip para karşılığı seks yap. İğneleriz . Betninizi oynataraz . ananızı da alırım. akıllanırım. Kandırılacak kalkık var bende. Kandırdım.

22 Temmuz 2007 Pazar

Bu yazıyı Puanla !!